İletişim

İletişime geçmek için rahat olun

"Kulağım, merhaba! Sözümü dinle! Hep hoşuna gidenleri dinleme. Onaylayacağın sözlerin ardına düşme. Yoksa seni çekerim. Kulağım, sözlerin yobazı olma. Sloganların şaşkın hayranı, ukalaca söylenmiş, yaşamında karşılığını bulamadığın, aklın sıra bilimsel, felsefi, edebi, sandığın deyişlerin de gönülsüz abonesi olma. Kulağım, ağzımın söylediğini duy; gereğinde ağzımın payını da ver.

Kulağım! Toy bilge adayım benim! Bedenin, duyguların aklın ve dünyayla bütünleş. Sana söylenen iyi kötü sözleri duy; ağzına hepsini değil, kulağı olanlara seslenmesini söyle."

Ahmet İNAM

 

İletişimin kolaylaşması için başta almak için vermek yararlı olabilir. Fakat gerçek iletişim için vermenin daha yüksek seviyeli yolu, sahip olduğumuz için vermektir… Özümüzün sonsuz olduğunu hissettiğimizde verirken fakirleşmediğimizi aksine ana kaynaktan beslenip daha da zenginleştiğimizi hissetmemek mümkün değildir… Bir şeye şuurumuzda 'sahip olursak' onu neşe, mutluluk, canlılık ve vericilik olarak dışarıya yansıtmamız çok kolaylaşır. Eğer verme alışkanlığımız yoksa, başlamanın en iyi yolu bir tür iyilik yapma ve verme programı tasarlamak ve bunu titizlikle uygulamaktır. Maddi gelirimiz yeterli düzeyde ise bunun bir kısmını düzenli olarak hayır işlerine kanalize ettiğimizde elde ettiğimiz kendimizi olumlama duygusunun yerini tutabilecek başka hiçbir duygu yoktur.